Yaşadığınız şok, kaygı ve duygusal yükü anlıyoruz. Böyle bir haberle karşılaşmak bir bilinmezlik olduğundan ürkütücü olabilir. Bu duygular son derece normal. Ve emin olun bu zorlu süreçte yalnız değilsiniz.
İstanbul Otizm Gönüllüleri Derneği olarak bu yazımızda, otizm ile ilgili temel bilgileri ve çekirdek ailenizle birlikte bu süreci nasıl daha kolay atlatabileceğinize dair tavsiyeleri sizinle paylaşacağız. Sivil toplum örgütü olarak da ihtiyaç duyacağınız zamanlarda elimizden gelen desteğimizle yanınızdayız.
Otizm tanısı almak, aileler için uzun ve çetin bir yolculuğun başlangıcı olabilir. Bu yolculukta duygusal dalgalanmalar, zorluklar ve engellerle karşılaşabilirsiniz. Fakat şunu unutmayın ki, tünelin sonunda her zaman ışık olduğu gibi umut da her zaman var.
Doğru bilgi, eğitim ve destekle, çocuğunuzun bulunduğu durumdan daha iyi seviyelere gelmesi mümkündür. Her zaman aklınızda bulundurmanız gereken şey, her otizmli çocuğun diğerinden farklı ve kendine özel, güçlü ve zayıf yönlerinin olacağıdır. Hızlı ya da yavaş, her çocuk öğrenir.
Tanıyla birlikte gelen bu süreçte atılması gereken ilk adımlar:
Tanıyı Kabul Edin: Tanı belli olana kadar bir veya birden fazla uzmana gittiniz ve sonuç kesinleşti. Bu aşamadan sonra vakit kaybetmeyin, kabul edin ve yapılması gerekenlere odaklanın.
Duygularınızı Kabul Edin: Otizm tanısı sonrası kendini suçlama, başkalarını suçlama, üzüntü, öfke, kaygı ve benzeri duygular yaşamanız son derece normal. Bu duyguları bastırmak yerine, sağlıklı bir şekilde ifade etmeniz önemlidir. Aileniz ve arkadaşlarınızla konuşabilir, bir terapistten destek alabilir veya bir destek grubuna katılabilir, otizmli aileleriyle iletişime geçebilirsiniz.
Doğru ve Güvenilir Kaynaklardan Bilgi Edinin: Otizm spektrumu karmaşık bir durumdur ve her çocuk farklı özellikler gösterebilir. Bu konuda çok fazla bilgi kirliliği mevcuttur. Güvenilir kaynaklardan bilgi edinerek, otizm hakkında doğru ve güncel bilgiye sahip olabilirsiniz. Uzman görüşleri, bilimsel çalışmalar ve resmi sağlık kuruluşlarının yayınlarına odaklanın.
Uzmanlardan Destek Alın: Otizm tanısı konmuş bir çocuğun gelişimi için uzmanlardan destek almak önemlidir. Ve bunu tanı sonrasında, en kısa zamanda yapılması gerekir. Unutmayın “Erken müdahale ile daha hızlı ve olumlu gelişmeler elde etme olasılığı yükselir”. Psikiyatristler, pedagoglar, psikologlar, çocuk gelişim uzmanları, özel eğitim uzmanları, konuşma terapistleri ve bulunduğunuz ilçedeki Rehberlik ve Araştırma Merkezleri (RAM) ve diğer uzmanlar, çocuğunuzu değerlendirip, çocuğun ihtiyaçlarına göre özel bir eğitim planı oluşturmak konusunda yardımcı olabilirler. Çocuğunuzun çok yönlü değerlendirilmesi ve sonucunda doğru uzmanlardan oluşmuş bir ekiple eğitime başlanması önemlidir.
Sosyal Bağlarınızı Koruyun: Bu süreçte aileniz ve arkadaşlarınızın desteği çok önemlidir. Duygularınızı paylaşabileceğiniz, ihtiyaç duyduğunuzda yardım alabileceğiniz bir yakın çevrenizin olması, sizi bu mücadelede daha güçlü kılacaktır. En önemlisi eşlerin birbirine desteği. Bu zorlu süreçte eşler birbirlerine destek olmalıdır. Genellikle anneler bu konuda yalnız kalabiliyor. Babaların bu sürece dahil olması annenin fiziksel ve ruhsal dayanıklılığını arttıracaktır. Yakın akrabaların da desteği çok önemli. Bu süreçte sadece çocuğunuzun gelişimi için değil, çekirdek ve geniş aile bağlarının da sağlam kalması için bir çaba sarf edilmesi gerektiğini aklınızdan çıkarmayın.
Destek Gruplarına Katılın: Otizmle ilgili destek gruplarına katılmak, hem siz hem de çocuğunuz için faydalı olabilir. Bu gruplar, deneyimlerin paylaşılmasını, soruların cevaplanmasını ve duygusal destek sağlamayı amaçlar. Diğer ebeveynlerle etkileşime girerek, benzer deneyimler yaşayan kişilerle bağlantı kurabilir ve destek alabilirsiniz.
Sabır ve Empati Gösterin: Otizm spektrumu içinde olan bir çocukla yaşamak, sabır, sakinlik ve empati gerektirir. Her çocuk farklı olduğu için, sabırlı ve sakin olup çocuğunuzun bireysel ihtiyaçlarını anlamak uzun bir süreç gerektirebilir. Kendinizi çocuğunuzun yerine koyarak onun duygusal ve fiziksel ihtiyaçlarını anlamaya çalışın.
Fiziksel ve Ruhsal Sağlığınıza Dikkat Edin: Otizm tanısı konmuş bir çocuğa sahip olmak, duygusal ve fiziksel olarak zorlayıcı olabilir. Bu nedenle, kendinizi ihmal etmeyin. Genellikle önceliğim çocuğum deyip, onun ihtiyaçları peşinde koşturup kendimizi ihmal ediyoruz. Kendinize zaman ayırın, hobilerinize devam edin ve destek almak için gerektiğinde yardım isteyin. Unutmayın, siz fiziksel ve ruhsal dayanıklılığınızı arttırmazsanız çocuğunuza destek olamazsınız.
Olumlu ve Kabul Edici Bir Ortam Sağlayın: Otizmli çocuğun büyüyeceği bir ortamda pozitif ve kabul edici bir atmosfer sağlamak önemlidir. Onun güçlü yönlerine ve yapabildiklerine odaklanarak, onu destekleyici bir ortamda büyütün. Ona sevgi dolu bir ortam sunarak özgüvenini güçlendirin.
Çocuğun Güçlü Yönlerine Odaklanın: Otizm spektrumu içinde olan çocuğunuzun özgüvenini arttırarak gelişimine katkıda bulunabilirsiniz. İlgi duyduğu alanlara odaklanarak ona destek olun.
Günlük rutinler oluşturun: Otizmli çocuklar genellikle rutinlere ihtiyaç duyarlar. Günlük rutinler oluşturarak, çocuğunuzun güvenli ve dengeli bir ortamda büyümesine yardımcı olabilirsiniz. Sabah rutinleri, yemek saatleri, uyku zamanları ve oyun saatleri gibi rutinler, çocuğunuzun gününü planlı ve belli kurallar çerçevesinde yapılandırılmış hale getirebilir.
Çocuğunuzun gelişimini takip edin: Çocuğunuzun hayatına birçok farklı uzman girecektir. Her birisi çocuğunuzu farklı açılardan değerlendirecek, ona uygun bir eğitim planı uygulayacaktır. Bu bir ekip işi. Ve sizler bu ekibin çalışmalarını sıkı takip edip, “Çocuğunuzun gelişiminde hangi aşamaya gelindi? Hedeflenen neydi? Uygulanan eğitim programında çocuğunuzu ilerleten adımlar neler? Hiçbir faydası olmayan, gerileten adımlar neler? Evde ebeveyn olarak sizlerin neler yapması gerekiyor?” gibi konularda uzmanlara doğru zamanda geri bildirimler vermelisiniz. Uzmanlarla sağlıklı bir iletişim içinde olmalısınız.
Umut Tacirlerinden Uzak Durun: Otizm tanısı konulduktan sonra, tanının tamamen kalkması diye bir şey yoktur. Zaman içerisinde davranışlar farklılıklar gösterir ya da yerine başka davranışlar gelebilir. Otizm hayat boyu devam eden nörogelişimsel farklılıktır. Hedefiniz otizmi iyileştirmek veya düzeltmek değil, çocuğunuzun iletişim ve yaşam becerilerini geliştirerek topluma adaptasyonunu sağlamak olmalıdır. Sizi bu yoldan saptırarak, yüksek meblağlarla hızlı “iyileşme” vaatlerinde bulunan umut tacirlerine karşı temkinli olunuz. Çocuğunuza ihtiyaç duyduğu eğitimleri ve aile içi destekleri sağladığınız sürece, en büyük umut kaynağınızın çocuğunuz olduğunun farkına varacaksanız. Otizm alanında birçok çalışma vardır. Dolayısıyla size çokça vaatlerde bulunacak umut taciriyle karşılaşabilirsiniz. Çocuğunuz için uygulanacak eğitim programının bilimsel kanıtlara dayalı olduğuna ve çocuğunuzun ihtiyaçlarına uygun planlanmış, güvenilir ve destekleyici olduğuna emin olun.
Doğru bilgi ve destekle otizmli çocuğunuzun ihtiyaçlarını anlamak ve ona sağlıklı bir ortam sunmanız mümkündür. Sabır, empati ve destekle, otizmle yaşayan bir çocuğun hayatını olumlu yönde etkileyebilirsiniz. Otizm hayat boyu devam eden bir durum ve unutmayın ki, bu ipin göğüslenebileceği bir maraton koşusu değil. Her adımı dikkatlice atın ve çocuğunuzun yanında olduğunuzu her zaman ona hissettirin.
-------
Bu yazının tüm telif hakları İstanbul Otizm Gönüllüleri Derneği'ne aittir. İzinsiz alıntı yapılamaz ve kopyalanamaz.
Comentarios